Eğitim Sen Ankara Şubesi, bugün 2023-2024 Eğitim Yılı’nın sona ermesiyle birlikte Milli Eğitim Bakanlığı önünde, eğitimdeki yapısal sorunları derinleştiren uygulamaları protesto ederek basın açıklaması düzenledi. Eğitim Sen’in yaptığı basın açıklamasının metninde, “Bugün 2023- 2024 Eğitim yılının birinci dönemi sona erdi, 1milyon 200 bin öğretmen, 20 milyon öğrenciye karne verdi. Bizler öğretmenler olarak öğrencilerimizden sonra Milli Eğitim Bakanı’na da karne düzenledik. Ancak karneyi vermeden önce bakanlığın yaptıklarına ve yapmadıklarına göz atmak gerekir. 2023-2024 eğitim öğretim yılının ilk yarısında eğitim alanında yaşanan gelişmelerin, MEB’in eğitimin yapısal sorunlarına yönelik somut ve çözüme dayalı politikalar geliştirmek gibi bir derdi yoktur” ifadeleri kullanıldı.

Eğitim Sen’in açıklama metninde, “Yıllardır ısrarla uygulamaya konan neoliberal politikaların ve bu politikalardan biri olan eğitimin piyasalaştırılmasının bedelini emekçiler ödüyor. Hükümet; kaynakların dağılımında halkı değil, sermaye sınıfını önceliyor. İktidar kamu okulları yerine özel okulları destekliyor. Eğitim maliyetleri velilerin sırtına yükleniyor” sözleriyle eğitimdeki özelleştirme ve sermaye yanlısı politikalar da eleştirildi.

Meslektaşlarımız arasındaki ayrımcılık ve eşitsizlik derinleşiyor

Basın açıklamasında ayrıca eğitim sektöründe çalışan emekçilerin yaşadığı eşitsizlikler ve atamalarda liyakat usulüne dikkat edilmemesine de vurgu yapıldı. Açıklamada, “Ücretli, kadrolu, sözleşmeli gibi farklı statülerde öğretmenler çalıştırılarak meslektaşlarımız arasındaki ayrımcılık ve eşitsizlik derinleşiyor. İhtiyaçlarımızı karşılamayan Öğretmenlik Meslek Kanunu ile öğretmen ,uzman öğretmen, baş öğretmen gibi sahada karşılığı olmayan apoletler omzumuza yapıştırılarak meslek onurumuz yok sayılıyor. Eşit işe eşit ücret ilkesi ihlal ediliyor” ifadelerine yer verildi.

Eğitim Sen açıklamasında, “Liyakat yerine itaat deniyor, atamalardaki usulsüzlükler devam ediyor. Öğretmen atamaları ihtiyacın çok altında kalıyor” ifadelerini kullanarak atamalardaki liyakat konusunun önemsenmemesine vurgu yaptı.

Türkiye’de uzun süredir eğitim sisteminde yoğun bir dinci kuşatma yaşanmaktadır

Eğitim Sen Ankara Şubesi, eğitimde laiklik ilkesinin bozulduğunun, laikliğin varlığının korunmasının öneminin altını “Türkiye’de uzun süredir eğitim sisteminde ve okullarda siyasi iktidarın siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda yoğun bir dinci kuşatma yaşanmaktadır. Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere, iktidar güdümündeki dini vakıf ve derneklerle yapmış olduğu protokollerin sonuçları ülkenin dört bir yanında yaşanan örneklerle ortaya çıkmaya başlamış, çeşitli illerde doğrudan laik eğitimi ve laik yaşam tarzını hedef alan uygulamalar yaşanmıştır. Laikliğin varlığı, her inancın kendisiyle ve diğer inançlarla eşit haklar temelinde ilişki kurmasını güvence altına almak açısından önemlidir. Devlet, bütün inançlara eşit mesafede ve tarafsız yaklaşmalı, günlük yaşamın her alanında okulda, üniversitede, işyerinde, sokakta, farklı kimlik, inanç ve dünya görüşleri arasında ayırım yapılmamalıdır” ifadeleriyle çizdi.

Eğitimde laikliğe karşı bir uygulama olması nedeniyle birçok eğitim uzmanı ve akademisyen tarafından eleştirilen ÇEDES Projesi de Eğitim Sen’in gündemindeydi. Açıklamada, “Millî Eğitim Bakanlığı , Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ile iş birliği içinde yürütülen ÇEDES Projesi kapsamında atılan adımlar laik eğitim anlayışına açıktan bir meydan okuma anlamına gelmektedir. ÇEDES Projesi iktidarın eğitim sistemini kendi siyasal-ideolojik çizgisi doğrultusunda biçimlendirme hedefinin son örneği olmuştur” ifadeleriyle ÇEDES Projesi eleştirildi.

Eğitim Sen’in açıklamasında son olarak “MEB; yukarıda belirttiğimiz bu yanlış uygulamalardan acilen vazgeçmeli, belli bir zümrenin değil tüm halkın bakanlığını olduğunu hatırlamalıdır. Çocuklarımızın yüksek çıkarını gözeten, akıldan, bilimden, demokrasiden, eşitlikten yana tutum alarak kendini yeniden yapılandırmalıdır” ifadelerine yer verilerek, eğitimcilerin talepleri dile getirildi.